ELEKTRİK KABLOSU İMALATI SEKTÖRÜNDE İŞ SAĞLIĞI GÜVENLİĞİ

I- GENEL PROFİL

Kablolar, günümüz dünyasında hizmet ettiği amaca yönelik olarak çeşitli şekillerde ve kalınlıklarda üretilmektedir. 100 kilovolt elektrik gücü taşıyan süper gerilim güç kablolarından, telekominikasyon kablolarına kadar birçok farklı kablo çeşidini etrafımızda görebilmekteyiz. Telekominikasyon sektöründe uzun süreler bakır iletkenlerden yararlanılmış; ancak daha sonra gelişen teknoloji ile birlikte devrim sayılabilecek, çok daha fazla bilgiyi çok daha hızlı taşıyabilen fiber optik kablolar kullanılmaya başlanmıştır. Bunların dışında evlerde kullanılan kablolar ve süper gerilim güç kabloları gibi çok yüksek gerilimde elektrik taşımayan sıradan elektrik kabloları da günlük yaşamda her alanda kullanılmaktadır. Ayrıca -MI(Mineral Insulation)- mineral yalıtımlı kablolar, yanma tehlikesine karşı korumalıdır ve fabrikalarda, imalathanelerde, otellerde ve gemilerde kullanılır. Emaye kaplı kablolar, motorlar için elektrik sargı olarak ve kıvrımlı kalay kablolar evlerde ve ofislerde bulunan telefonların bağlantısı için kullanılır.

Kablo yapımı sırasında iletken metaller, metal çekme denen bir işlemle tel haline getirilir. Burada iletken olarak kullanılan maddeler, kabloların hizmet edeceği amaca göre seçilir. Kablo yapımında en çok kullanılan iletken metal, bakırdır. Ancak bakırın kullanılabilmesi için saflaştırılması gerekir ki bunun için de rafinasyon işleminin yapılması gerekmektedir. Bakır ile birlikte, alüminyum, berilyum-bakır ve kadmiyumbakır da kablo yapımında iletkenler olarak kullanılmaktadır. Optik kablolar için ise yüksek kalitede optik özelliklere sahip cam filamanlar kullanılmaktadır.

Kablo üretiminin en önemli aşamalarından biri yalıtımdır. Farklı kablo çeşitleri için birbirinden değişik pekçok yalıtım materyali vardır. En çok PVC, polyethylene, politetrafluoroethylene ve poli-amidler gibi plastik malzemeler kullanılmaktadır. Ancak özellikle yanmaması nedeniyle –MI(Mineral Insulated)- mineral yalıtımlı kablolar en güvenli olanlarıdır.

Son yıllarda kablolar 2 nedenden ötürü, artan sayıda yangına neden olmaktadır:

  • Neredeyse bütün plastik ve kauçuk materyaller bir yangın durumunda büyük miktarlarda duman ve zehirli gazlar yaymaktadırlar. Ve yangınlarda karşılaşılan dumandan ötürü zehirlenerek ölümlerin en önemli nedeni bu plastik ve kauçuk kablolardır.
  • Bir kablo yanarken iletkenler birbirine değmeye başlar ve elektrik devresini yok eder. Bunun sonucunda elektrik gücü ortadan kaybolur.

Bu nedenlerle MI(Mineral Insulated) yani mineralle yalıtılmış kablolar bir yangın anında en iyi performans gösterenlerdir. Bunlar genelde bakır bir tüpün içine iletken kablolar konulduktan sonra aradaki boşluğun magnezyum oksit tozu ile doldurulmasından elde edilir. Ya da araları tozlarla ayırılmış olan iletken kabloların bakır spiralle kaynatılması yoluyla imal edilir ve kaynatılan bakır spiral tel toprak hattıdır.

II- TEHLİKELER, HASTALIKLAR VE İŞ SAĞLIĞI ÖNLEMLERİ

İletken kablolar yapılırken kullanılan metallerin elektrolitik rafinasyonu sırasında sülfürik asit dumanları solunum yollarının tahriş olmasına neden olabilir. Bunu engellemek için iyi bir havalandırma sistemine gereksinme vardır.

Kadmiyum-bakır ve berilyum-bakır alaşımı yapılırken bazı önemli riskler doğabilir. Kadmiyum, bakırın erime noktasında çoktan buharlaşmaktadır. Eriyik haldeki bakıra kadmiyum eklendiği anda ortama büyük miktarda kadmiyum oksit dumanları yayılmaktadır. Bu zehirli dumanlar solunduğunda sağlık açısından tehlikeler yaratabilir.

Berilyum-bakır alaşımı elde ederken de berilyum oksit dumanları ortaya çıkar ancak metaller içinde dumanları en zehirli olanı berilyumdur bu nedenle sunuk(maruz) kalınma limitleri konusundaki kurallara eksiksiz uyulmalıdır.

Fiber optik kabloların elde edilmesi son derece teknolojik bir iştir. Bunun için kullanılan kimyasallar olan klor, hidrojen klorürür ve ozon oldukça tehlikelidir. Kablolar üretilirken mutlaka LEV(Local Exhaust Ventilation) yani yerel cebri çekişli havalandırma sistemleri yapılan işlemlere uygun bir şekilde tasarlanmalı ve yerleştirilmelidir. Fiber telleri kaplamak için kullanılan Akrilit Bazlı Reçineler deri ile temas ettirilmemelidir. Aksi takdirde kontakt dermatit* riski ile karşılaşılır.

Kablo yalıtımı sırasında kullanılan polytetrafluoroethylene ise ısıtıldığında ortaya bir duman çıkar ve bu dumana sunuk kalındığı zaman metal dumanı ateşi* hastalığına benzer, polymer dumanı ateşi* hastalığı görülebilir.

Kurşun kaplama yapılırken, kurşuna sunuk kalmanın engellenmesi gerekir. Bunun için kurşun bulaşmış alanlarda yemek, içmek ve sigara kullanmak yasaklanmalıdır. Aksi takdirde kurşun zehirlenmesi* ile karşılaşılabilir. Bu alanda çalışan işçiler düzenli olarak biyolojik gözetim altında tutulmaslı ve konusunda uzman laboratuarlarda kanda kurşun oranına bakılmalıdır.

Emaye kaplama işlemi sırasında kullanılan kresol, aşındırıcıdır ve düşük konsantrasyonlarda bile kendine has bir koku yayar. Bazı poliüretanlar ısı kullanmak yoluyla emaye kaplama ocaklarında indirgenir ve ortaya toluen di-izosiyanür çıkar ki bunun da solunması son derece tehlikelidir.

Bunlarla birlikte gürültü en önemli tehlikelerden biridir. Bu sektörde üretim sürecinin hemen her aşamasında ortaya son derece yüksek frekansta metalik sesler yayılmaktadır. Bu açıdan bir ortamdaki ses yoğunluğu 80 dBA’yı geçiyorsa -ki bu sektörün neredeyse her safhasında bu durum geçerlidir- bunun için kulakları kapatan (manşonlu) koruyucu donanımlar kullanılmalıdır.

Ayrıca üretimin çeşitli safhalarında, tehlikeli metal gazları ortaya çıkmakta ve toz partikülleri havada uçuşmaktadır. Bunun için bu buhar ve tozların bulunduğu ortamlarda, yerel cebri çekişli havalandırma yoluyla iyi bir ventilasyon sistemi sağlanmalı ve bu alanlarda çalışan işçiler ise solunum koruyucu olarak işlev gören solunum aygıtları-maskeler kullanmak yoluyla bu tehlikeli tozlarla olan temaslarını en aza indirmek zorundadırlar.

Ayrıca metal teller çekilir ve bobinlere sarılırken, her ne kadar el değmese bile, dokunulduğu zaman kabloların kesmemesi için, dayanaklı koruyucu eldivenler kullanılmalıdır.

*

Kurşun zehirlenmesi 2’ye ayrılır: 1-Akut zehirlenme, suda eriyen veya çabuk emilen kurşun bileşiklerinin ağız yoluyla alınmasıyla ortaya çıkar. 2-Kronik zehirlenme, inorganik veya organik kurşun bileşiklerinin ağız, deri veya solunum yoluyla sürekli alımı sonucu ortaya çıkar. Kurşun zehirlenmesinde genellikle ilk yakınma şiddetli ve kolik niteliğinde karın ağrısıdır. Sindirim sistemi, merkezi sinir sistemi bozuklukları ile kansızlık en önemli bulgulardır. SSK yıllıklarına göre Türkiye’de en çok sık bilinen meslek hastalıklarındandır.

Kontakt dermatit, derinin bazı maddelerle teması sonucu oluşan bir reaksiyondur. Bu reaksiyonların % 80’ i tahrişe bağlı reaksiyonlar (örneğin: bulaşık yıkama sonucu oluşan el gibi), % 20’ si de allerjik reaksiyonlardır. Reaksiyon temastan hemen sonra oluşmaz. Temas sonrası 1-3 gün sonra oluşan belirtiler genellikle 1 hafta veya daha sonra kaybolur. Deri kırmızı, kaşıntılı, iltihaplı ve kabarcıklı bir hal alır. Reaksiyon genellikle temas yerinde en yoğundur; derinin diğer bölgelerinde de olabilir.

Metal duman ateşi oldukça çok görülen bir rahatsızlıktır. Bir metalin ya da oksitlerinin dumanının solunmasından birkaç saat sonra ortaya çıkan akut bir durumdur. Önce ağızda kötü bir tat hissedilir daha sonra solunum yolları mukozası tahriş olur. İlerleyen saatlerde ise öksürük, göğüs daralması, halszilik ve ishal kendini gösterir. Hastalığın etkisi 24 saatten çok daha fazla sürebilir.

Polymer duman ateşi, polymerlerler(ör. Polytetrafluoroethylene) yandığı zaman ortaya çıkan koku ve dumana sunuk kalma sonucunda görülen ve metal duman ateşi ile benzerlik gösteren bir hastalıktır.